Gençlik Bakanlığı
Nüfusun yarıya yakını 25 yaşın altında. Bu genç nüfus, eğer iyi işlenirse ülkemiz için en büyük zenginlik kaynağı. Ama bir gençlik bakanlığı var mı yok mu belli değil. Kesinlikle, Spor Bakanlığı’nın gölgesinden kurtarılması gerekir. Belki de gençler adına bir koordinatör bakanlık olabilir. Eğitimden spora, bilimden istihdama gençlerin her sorunuyla yakından ilgilenip, diğer bakanlıklar nezdinde onların hamisi olabilir. Bu hem ülkemiz açısından hem de iktidar partisi açısından olmazsa olmazların başında geliyor.
Ak Parti’nin 9 yıllık iktidarı döneminde gençlerle iyi bir diyalog içerisinde olduğunu söylemek abartılı olur. Eğer kalıcı olmak istiyorsa bunun yolu, gençleri kucaklamaktan geçiyor. Yok olup giden partilerin en büyük handikaplarından birisi de buydu!..
Milli Eğitim Bakanlığı
Ak Parti diğer alanlarda gerçekleştirdiği reformları maalesef eğitimde gerçekleştiremedi. İyileşmeler olmadı mı elbette oldu. Reform çabaları olmadı mı elbette oldu. Özellikle de bilişim çağını yakalama yönünde. Ama bu çabalarını savsaklayan da, öteleyen de yine kendisi oldu.
20 milyon öğrenci hangi ülkede olsa sorun yaratır. Bütçenin tamamını da eğitime ayırsanız sorunlar yine bitmez. Ama yine de yapılacak çok iş var. Örneğin öğrenci, öğretmen, veli memnuniyeti, sınavlardan kurtulma, anaokulundan üniversiteye bir bütünlük, ezberci eğitim, istihdam planlaması, doğru yönlendirme, eğitimin üzerindeki vergi yüklerinden kurtulma, okul öncesi ve mesleki eğitimin yaygınlaştırılması ve günümüz koşullarına göre yeniden yapılandırılması...
Yeni bakan, eğitimi ve eğitimin sorunlarını yakından bilen birisi olursa zaman kaybetmez. Bu da yitirilen zamanın kazanılmasına olanak sağlar...
Bilim Bakanlığı
Yükseköğretim ve Bilim Bakanlığı’nın kurulması için çok yazdık, çizdik. Sonunda Bilim Bakanlığı kuruldu. Atanacak isim çok önemli. Siyasetçi kimliği, bilim insanı kimliğinin önüne geçmemeli ya da öyle bir yaklaşım sergilemeli ki bilim insanlarını bile kıskandırmalı. Böyle isimler var. Zaten dünya bilim tarihindeki gelişmelere bakıldığında bilimin gelişmesine ve onun teknolojiye dönüşmesine öncü olan isimlerden pek çoğu bilim adamı değil. Ama en zor bakanlıklardan birisi. Sabırlı, kararlı ve bir o kadar da atak olmalı. Türkiye’yi bir bilim toplumu haline getirmeyi hedeflemeli. YÖK, TÜBİTAK, TÜBA, DPT ve ilgili daha pek çok kurumla hem yakın temas içinde olmalı, hem onların sorunlarına çözüm üretmeli hem de önlerinin açılmasına katkıda bulunmalı. Ama en önemlisi onlara bir vizyon vermeli...
Turizm Bakanlığı
Son birkaç haftadır çeşitli vesileler ile turizm bölgelerine kısa süreli de olsa ziyaretlerde bulundum. Önceki yıllarla kıyaslandığında doluluk oranları alarm seviyesinde. Özellikle Avrupalı turistler, yok denecek kadar azalmış. Yunanistan’daki krizin yarattığı moral bozukluğu belli ki diğer ülkeleri de etkilemiş.
Yerli turist beklentisi ise okullar kapanmasına rağmen en düşük düzeyde. Önümüzde bir de ramazan var. Bu yüzden kara kara düşünüyorlar. Oysa en iyi taze para girişi turizmden oluyordu.
Yurtdışı bağlantılı turizm, birkaç yabancı tur şirketinin kontrolü altına girmiş ve fiyatları kırdıkça kırıyorlarmış. Alman tur şirketleri devlet tarafından desteklenirken, bizim olanı biteni sadece seyrediyor olmamız yeni turizm bakanına çok önemli misyonlar yüklüyor. Turizmciler, turizmi arada bir hatırlayan değil onunla yatıp, onunla kalkan bir bakan istiyorlar...
Özetin özeti: Seçim sonuçlarının Ak Parti’ye verdiği moral gibi yeni kabine de ülkeye moral vermeli...
Nedir, Neden, Nasıl, Nerede, Ne zaman, Hangi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder