Lenfoma nedir?
Lenfoma lenfositlerin oluşturduğu bir kanser tipidir. Lenf dokusunun habis tümörüne verilen genel bir isimdir. Kanser ya normal hücrelerin hızla çoğalması veya normal lenfositlere göre daha uzun süre yaşamaları ile oluşur. Malign lenfoid hücreler de normal lenfositler gibi lenf düğümü, dalak, kemik iliği, kan ve diğer organlarda çoğalır. Lenfoma Hodgkin hastalığı ve Hodgkin dışı lenfoma adı altında iki büyük gruba ayrılır.
Nedir,kimdir,nerededir,nasıl çalışır,nedenler,ne zaman sorularına cevap arayanlara, herşey hakkında bilgi
31 Mayıs 2011 Salı
Protein içeren besinler nelerdir?
Hayvansal kaynakları; yumurta, et, tavuk, balık, süt ve peynirdir. Bunlardan yumurta, et, tavuk ve balık, elzem amino asitleri sağlar.
Futbol tenisi nedir?
Futbol tenisi ülkemizde oynanıyor olmakla beraber çok bilinmemektedir. Profesyonel futbolcuların antrenmanlarda oynadığına sıkça şahit olduğumuz spor Türkiye'de 80 yıldır biliniyor.

Futbol tenisi, belli ölçülerdeki salon ve kortlarda, el ve dirsek dışında vücudun her bölgesinin kullanılması ile oynanabilen spor dalıdır. (Kaynak: Türkiye Futbol Tenisi Platformu)

Futbol tenisi, belli ölçülerdeki salon ve kortlarda, el ve dirsek dışında vücudun her bölgesinin kullanılması ile oynanabilen spor dalıdır. (Kaynak: Türkiye Futbol Tenisi Platformu)
Reform Nedir
Reform Nedir
1) bir sistem, kurum ya da yapının, zor ve tehdit edici yöntemlere başvurulmadan uzlaşımcı yöntemlerle daha iyi ve arzulanır olanın getirilmesi eylemi. ortaçağ avrupa’sında dinde reform olmuştur ama fransa’da ve türkiye’de devrimle bütün kurum-lar değiştirilmiştir. başka bir değişle, tümden değil parça parça değişimdir reform.
2) 16.yy.da katolik kilisesinin parçalanarak protestan ve anglikan olarak birbirinden ayrılması. dinde reform hareketinin önderi luter’dir.
REFORM HAREKETLERİ
1) bir sistem, kurum ya da yapının, zor ve tehdit edici yöntemlere başvurulmadan uzlaşımcı yöntemlerle daha iyi ve arzulanır olanın getirilmesi eylemi. ortaçağ avrupa’sında dinde reform olmuştur ama fransa’da ve türkiye’de devrimle bütün kurum-lar değiştirilmiştir. başka bir değişle, tümden değil parça parça değişimdir reform.
2) 16.yy.da katolik kilisesinin parçalanarak protestan ve anglikan olarak birbirinden ayrılması. dinde reform hareketinin önderi luter’dir.
REFORM HAREKETLERİ
BIC Nedir ? Bankaların BIC Kodları
BIC Nedir ? Bankaların BIC Kodları
Swift kodu nedir / Bic kodu nedir?
Swift kodu nedir / Bic kodu nedir?
Yansıma nedir Yansıma Hakkında
Işığın Yansıması
Ortamda ilerleyen bir ışık isini ,ikinci ortamın sınırına gelince eğer bu ortamın içinden geçemiyorsa, ortam yüzeyine geldiği açıyla ayni açıyı yaparak çarptığı ortamdan uzaklaşmaya baslar..Buna yansıma denir.. Eğer ısınımız pürüzsüz ,diğer bir deyişle ayna gibi bir yüzeyden yansıyorsa buna vereceğimiz isim düzgün yansımadır…düzgün yansımada paralel gelen ışık ısınları yine paralel olarak yüzeyden ayrılır..
Ortamda ilerleyen bir ışık isini ,ikinci ortamın sınırına gelince eğer bu ortamın içinden geçemiyorsa, ortam yüzeyine geldiği açıyla ayni açıyı yaparak çarptığı ortamdan uzaklaşmaya baslar..Buna yansıma denir.. Eğer ısınımız pürüzsüz ,diğer bir deyişle ayna gibi bir yüzeyden yansıyorsa buna vereceğimiz isim düzgün yansımadır…düzgün yansımada paralel gelen ışık ısınları yine paralel olarak yüzeyden ayrılır..
Diskopati Nedir
Omurgayı oluşturan omurlar arasındaki disklerin boyun ve bel bölgesinde bulunduğu yerden dışarı doğru taşarak sinir köklerine veya etrafındaki dokulara baskı yapmasıdır. Daha çok düşme şeklindeki travmatik olaylardan sonra ortaya çıkar. Arteriyel damar hastalıklarına benzer şekilde, yürüdükçe artan bacak ağrıları ön planda olabilir.
Demir Nedir, Demir Kaynağı Besinler
Demirin Özellikleri ve Faydaları: Demir, kanın hemoglobini ve adelenin myoglobini yapısında yer alır. Karaciğer, dalak, kemik iliğinde depo edilir. Emilimini mide salgıları ve C vitamini kolaylaştırır. İshal ve lifli yiyeceklerin fazla alınması emilimi engeller.
Mevsimsel Uyum Bozukluğu Nedir?
Mevsimsel Uyum Bozukluğu özellikle sonbaharın gelmesi ile başlayan bir rahatsızlıktır. Uzmanlar bunun nedenini soğuk havalarda güneş ışığının azalmasına bağlıyor.
Ayrıca, insanların kış ve sonbahar aylarında evlerinde daha fazla vakit geçirmeleri, sosyal ilişkilerinin azalmasına ve daha çok yalnız kalmalarına neden oluyor. Bu durum mevsimsel değişikliklerin negatif etkilerini ve mevsimsel uyum bozukluğu riskini artırıyor.
Ayrıca, insanların kış ve sonbahar aylarında evlerinde daha fazla vakit geçirmeleri, sosyal ilişkilerinin azalmasına ve daha çok yalnız kalmalarına neden oluyor. Bu durum mevsimsel değişikliklerin negatif etkilerini ve mevsimsel uyum bozukluğu riskini artırıyor.
Tüp Bebek Nedir, Tüp Bebek Tedavisi Hakkında Bilgiler
Tüp bebek veya bilimsel adı ile "invitro fertilizasyon ve embiryo transferi" olayı tıbbın son 15 yıl önce başlayan bir uğraşısıdır.
Fobi Nedir? – Fobiler
Fobi Nedir? – Fobiler
Fobi kelimesi, Yunancada korku anlamına gelen "phobos" kelimesinden geliyor. Fobi genel olarak normal dışı korkular olarak tanımlanıyor. Günü*müzde tanımlanmış yüzden fazla fobi bulunuyor. Karan*lıktan korkma ya da bir
Fobi kelimesi, Yunancada korku anlamına gelen "phobos" kelimesinden geliyor. Fobi genel olarak normal dışı korkular olarak tanımlanıyor. Günü*müzde tanımlanmış yüzden fazla fobi bulunuyor. Karan*lıktan korkma ya da bir
Antiseptik Nedir, Antiseptik İlaçlar
Bunlar mikropları öldüren ilaçlardır. Zehirli oldukları için vücudun dışından tatbik edilirler, içten katiyen alınmaz. Başlıca antiseptik ilaçlar (Alkol), (Tentürdiyot), (Potasyum permanganat), (Rivanol) vs. dir.
Antiseptik ilaçların bazıları ağız ve boğazdaki mikropları yok etmek için kullanılır ki bunlara Gargara İlaçları denir. Bu ilaçlar hiçbir roman yutulmazlar; ağız ve boğaz çalkalandıktan sonra tükürülürler.
Antiseptik ilaçların bazıları ağız ve boğazdaki mikropları yok etmek için kullanılır ki bunlara Gargara İlaçları denir. Bu ilaçlar hiçbir roman yutulmazlar; ağız ve boğaz çalkalandıktan sonra tükürülürler.
Ozmoz Nedir, Ozmotik Basınç
Semipermeabl bir membranla saf sudan ayrılmış kaba, şeker çözeltisi konursa tek yönlü bir difüzyon olaylanır. Bu olay difüzyonun özel bir şekli olup "DİYALİZ" adını alır. Şeker çözeltisindeki su molekülleri membrandan
Hareket Organelleri Mikrotubuli Nedir
Hareket Organelleri
Mikrotubuli Nedir
Mikrotubuli sitoplazmadaki boru şekilli yapılardır. Ortalama 250 A uzunluğunda olup, hücre boyunca uzanırlar. Globüler protein moleküllerinden (Tubulin) oluşur. Tubulin, aktinden sonra ökaryontlarda en sık rastlanan ikinci proteindir. Her dönümde 13 tubulin ünitesi yer alır. İki tubulin çeşidinden söz edilir; birisi mikrotubulinin dışını, diğeri içini gösterir. Hücrede mikrotubuli hareketi gerçekleştiren yerlerde bulunduğu halde, kendisi sabittir; ama oralarda hareket olur ve bu haliyle sabit borular bir nevi hücre iskeletini oluşturur. Böylece hücrenin şekil kazanmasına yardım eder. Trombosit ve eritrositler etraflarını saran mikrotubuliler belli bir şekil kazanır. Mikrotubuli tarafından uyarılan hareketler de, yönü belirler, örneğin Golgi vesiküllerinin
Mikrotubuli Nedir
Mikrotubuli sitoplazmadaki boru şekilli yapılardır. Ortalama 250 A uzunluğunda olup, hücre boyunca uzanırlar. Globüler protein moleküllerinden (Tubulin) oluşur. Tubulin, aktinden sonra ökaryontlarda en sık rastlanan ikinci proteindir. Her dönümde 13 tubulin ünitesi yer alır. İki tubulin çeşidinden söz edilir; birisi mikrotubulinin dışını, diğeri içini gösterir. Hücrede mikrotubuli hareketi gerçekleştiren yerlerde bulunduğu halde, kendisi sabittir; ama oralarda hareket olur ve bu haliyle sabit borular bir nevi hücre iskeletini oluşturur. Böylece hücrenin şekil kazanmasına yardım eder. Trombosit ve eritrositler etraflarını saran mikrotubuliler belli bir şekil kazanır. Mikrotubuli tarafından uyarılan hareketler de, yönü belirler, örneğin Golgi vesiküllerinin
30 Mayıs 2011 Pazartesi
Cehennem Nedir
CD “Compact Disc” Nedir
Bilgiler, CD üzerine kaydedilirken özel yöntemler kullanılır. CD’deki bilgiler de, disk dönerken disk üzerine yansıtılan kızıl ötesi lâzer ışınlarıyla okunur. CD’de kayıtlı olan müziğin dinlenebilmesi için CD çalar kullanılmalıdır.
Casusluk Nedir
Ülke güvenliği, ulusal ya da uluslar arası çıkarlar açısından gizli tutulması gereken siyasî, askerî ya da ekonomik bilgilerin gizlice elde edilmesi ve başka devletlere verilmesi. Her devlet kendisine karşı yapılan casusluk etkinliklerini ağır suç sayar ve cezalandırır. Devletler kendi ülkelerinde yakaladıkları casusları, diğer ülkelerde yakalanan kendi casuslarıyla zaman zaman değiştirirler. Casusluğun tarihi Hititlere kadar uzanır. Casuslukla ilgili ilk metinlereyse M.Ö. 4. yüzyılda Çin’de rastlanır. İlk casusluk örgütünün kuruluşuysa 16. yüzyılda İngiltere’de gerçekleşmiştir. Casuslar özel bir eğitimle yetiştirilirler ve günün teknolojisine göre donatılırlar.
Casusluk Nedir
Casusluk Nedir
29 Mayıs 2011 Pazar
Ambülâns Cankurtaran Nedir
Canetti Kimdir - Elıas Canetti hakkında
Cam Nedir
CAM YÜNÜ - Cam pamuğu Nedir
Cam yünü elde etmekte çokça kullanılan bir başka yöntem de, erimiş cam plâtin bir levha üzerindeki küçük deliklerden geçirilerek ince lifler hâlinde çekilmiş olur. Bu lifler daha sonra birleştirilir.
Cam yünü en çok yalıtım, otomobil gövdelerinin ya da küçük deniz taşıtlarının yapımında kullanılır.
John James Audubon Kimdir - John James Audubon Hakkında
Bu gün ünlü doğa bilimci, avcı, ve ressam olan John James Audubon’un doğum günü.

John James Audubon Kimdir ?
John James Audubon 26 Nisan 1785 ve 27 Ocak 1851 yılları arasında yaşamıştır.
Wikipedia’dan aldıgım hayatının özeti aşağıdaki makalededir…
John James Audubon (26 Nisan 1785 – 27 Ocak 1851) ABD’li ornitolog, doğa bilimci, avcı, ve ressam. Kuzey Amerika’nın kuşlarını incelemiş, kataloglamış ve resimlerini yapmıştır. Haiti, Les Cayes’da doğan ressam bir süre Liverpool, İngiltere’de yaşamış ama sonra tekrar ABD’ye dönmüştür. Mezarının nerede olduğu bilinmemektedir. Audubon’un yaptığı kuş resimleri daha önce yapılanlara hiç benzemez. Çünkü bu bilgin sanatçı resimlerini müzelerdeki doldurulmuş örneklere değil, canlı ya da yeni öldürülmüş kuşlara bakarak yapmıştır. Üstelik bu hayvanları doğal hareketleriyle resimlemesi, çevrelerine bitkileri ve başka canlıları da eklemesi tablolarına daha canlı ve gerçekçi bir hava katmıştır.
John James Audubon Kimdir ?
John James Audubon 26 Nisan 1785 ve 27 Ocak 1851 yılları arasında yaşamıştır.
Wikipedia’dan aldıgım hayatının özeti aşağıdaki makalededir…
John James Audubon (26 Nisan 1785 – 27 Ocak 1851) ABD’li ornitolog, doğa bilimci, avcı, ve ressam. Kuzey Amerika’nın kuşlarını incelemiş, kataloglamış ve resimlerini yapmıştır. Haiti, Les Cayes’da doğan ressam bir süre Liverpool, İngiltere’de yaşamış ama sonra tekrar ABD’ye dönmüştür. Mezarının nerede olduğu bilinmemektedir. Audubon’un yaptığı kuş resimleri daha önce yapılanlara hiç benzemez. Çünkü bu bilgin sanatçı resimlerini müzelerdeki doldurulmuş örneklere değil, canlı ya da yeni öldürülmüş kuşlara bakarak yapmıştır. Üstelik bu hayvanları doğal hareketleriyle resimlemesi, çevrelerine bitkileri ve başka canlıları da eklemesi tablolarına daha canlı ve gerçekçi bir hava katmıştır.
Erskine Caldwell PRESTON Kimdir ?
Romanlarında Georgia’daki yaşamı sert bir gerçekçilikle anlattı. Yoksul beyazların sefaletiyle zenciler üzerindeki baskıyı irdeledi. Yapıtlarında bölgecilik yaptığı gerekçesiyle, zamanında büyük tepkiler aldı. Tütün Yolu ve Tanrının Küçük Tarlası adlı romanlarıyla büyük bir ün kazandı. Birinci romanının oyun hâline getirilmiş şekli yedi yıl süreyle sahneden inmedi. ABD ve Avrupa’da yapılmış çok sayıda röportaj yayımladı.
Başlıca yapıtları şunlardır:
Romanları; Piç (1930), Yoksul Çılgın (1930), Tütün Yolu (1932), Tanrının Küçük Tarlası (1933), Gezici Vaiz (1935), Temmuz Derdi (1940), Uğursuz Toprak (1944), Dağlık Bölgede Bir Ev (1946), Tanrının Yanılmaz Eli (1947), Bu Toprak (1948), Estherville Diye Bir Yer (1949), Akşamda Bir Işık (1952), Jenny (1961), Eve Yakın (1962), Mis Mamma Aimee (1967), Arnette (1973); öyküleri; Amerika’nın Toprağı (1930), Doğan Güneşe Diz Çök (1935), Güneye Doğru (1938), Georgialı Delikanlı (1943), Geride Kalan Yıllar (öz yaşam öyküsü, 1951), Aşk ve Para (1955), Gretta (1955), O Kadınlar (1958).
28 Mayıs 2011 Cumartesi
Organik Tarım Nedir - Ekolojik Tarım Nedir
Organik Tarım Nedir - Ekolojik Tarım Nedir
Organik Tarım; üretimde kimyasal girdi kullanmadan, üretimden tüketime kadar her aşaması kontrollü ve sertifikalı tarımsal üretim biçimidir. Organik tarımın amacı; ToprakSu kaynakları ile Havayı kirletmeden, çevre, Bitki, hayvan ve insan sağlığını korumaktır.
Organik Tarım; üretimde kimyasal girdi kullanmadan, üretimden tüketime kadar her aşaması kontrollü ve sertifikalı tarımsal üretim biçimidir. Organik tarımın amacı; ToprakSu kaynakları ile Havayı kirletmeden, çevre, Bitki, hayvan ve insan sağlığını korumaktır.
Anlatım, Anlatımın Nitelikleri, Anlatım Bozukluğu, Anlatım Biçimleri Nedir
Düşünce, duygu, yargı, istek ve tasarıların yazıyla ve sözle belirtilmesi.
Anlatım, sözle yapılırsa sözlü anlatım, yazıyla yapılırsa yazılı anlatım adını alır. Sözlü anlatım, yazılı duruma getirilmemişse ya da ses kayıt araçlarıyla kaydedilmemişse kalıcı bir özellik taşımaz. Söylenildiği ve dinlenildiği biçimiyle kalır. Yazılı anlatım, söylenmek istenenlerin yazıya geçirilmesini gerektirir. Bu nedenle kalıcı bir belge özelliği taşır. Yıllar sonra bile ele alınıp incelenebilir, üzerinde konuşulabilir. Bu açıdan “Söz uçucu, yazı kalıcıdır.” derler.
Anlatım, sözle yapılırsa sözlü anlatım, yazıyla yapılırsa yazılı anlatım adını alır. Sözlü anlatım, yazılı duruma getirilmemişse ya da ses kayıt araçlarıyla kaydedilmemişse kalıcı bir özellik taşımaz. Söylenildiği ve dinlenildiği biçimiyle kalır. Yazılı anlatım, söylenmek istenenlerin yazıya geçirilmesini gerektirir. Bu nedenle kalıcı bir belge özelliği taşır. Yıllar sonra bile ele alınıp incelenebilir, üzerinde konuşulabilir. Bu açıdan “Söz uçucu, yazı kalıcıdır.” derler.
Araştırma Nedir
Bir şeyi ortaya çıkarmak için çeşitli çalışmalarda bulunma eylemidir.
Araştırma yapılırken, araştırılan konu ve konuyu araştıran kişi ya da kişiler önemlidir. Araştırma alanları çok çeşitlidir. Sonuçta genellikle bir yapıt ortaya çıkarılır. Araştırma, edebiyat yapıtlarından olan incelemenin de temelini oluşturur.
Örnek: Dünya şiiri üzerine önemli bir araştırma.
Araştırmayı yapan kişilere araştırmacı ya da araştırman adı verilir. İyi bir araştırıcının en belirgin özelliği, araştırdığı konuyu değişik açılardan ele alabilmesidir. Günümüzde gelişen teknolojiyle birlikte, özellikle iletişim alanında araştırmanın önemi giderek büyümektedir.
Araştırma yapılırken, araştırılan konu ve konuyu araştıran kişi ya da kişiler önemlidir. Araştırma alanları çok çeşitlidir. Sonuçta genellikle bir yapıt ortaya çıkarılır. Araştırma, edebiyat yapıtlarından olan incelemenin de temelini oluşturur.
Örnek: Dünya şiiri üzerine önemli bir araştırma.
Araştırmayı yapan kişilere araştırmacı ya da araştırman adı verilir. İyi bir araştırıcının en belirgin özelliği, araştırdığı konuyu değişik açılardan ele alabilmesidir. Günümüzde gelişen teknolojiyle birlikte, özellikle iletişim alanında araştırmanın önemi giderek büyümektedir.
Argo Nedir
Aynı meslekten olan kişilerin ya da ortak özellikleri olan bir topluluğun kullandığı kendine özgü terimleri bulunan bir tür dil.
Argo aynı zamanda, toplumun alt kesimindeki eğitimsiz insanların kullandığı küfürlü, kaba, gizli anlamı olan sözcüklerle dolu konuşma biçimine verilen addır.
Argo aynı zamanda, toplumun alt kesimindeki eğitimsiz insanların kullandığı küfürlü, kaba, gizli anlamı olan sözcüklerle dolu konuşma biçimine verilen addır.
Aşırı kentleşme nedir
At Yarışı Nedir
ABD ile SSCB (Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği) arasında 1961′de resmen başlayan siyasî, ekonomik ve teknolojik çekişme. Ay yarışı gerçekte, uzay çalışmalarında en başarılı ülke olma yarışı olarak da düşünülebilir.
Ayrık otu Nedir - Ayrık otu Hakkında
Bağbozumu Nedir
Üzümlerin toplanma zamanı. Bağbozumu, üzüm son olgunlaşma dönemine girdiği zaman yapılır. Bağbozumu için her yörenin kendine özgü gelenek ve görenekleri vardır. Toplanan üzüm salkımları, bağ bıçağı ve bağ makaslarıyla kesildikten sonra sepet ve küfelere doldurulur. Toplanan üzümler amaca göre, kurutulur, şarap ya da pekmez yapımında kullanılır.
Tork Konverter Nedir? Nasıl Çalışır?
“Gordion Düğümü” Ne Demektir, Ne İfade Eder?
Makedonya Kralı Büyük İskender, M.Ö. 333 yılında Anadolu’nun içlerine girerek Frigya’nın başkenti Gordion’a ulaşır. Kendisine kentin ilk kurucusu Gordios’un arabası gösterilir. Arabanın boyunduruğu, ucu görülmeyen bir düğümle arabanın okuna bağlanmıştır. İnanışa göre bu düğümü çözen Asya’nın fatihi olacaktır. Büyük İskender düğümü kılıcıyla keser. Bugün bu terim, çözümü çok zor olan olaylar için kullanılıyor.
Şarap Sözcüğünün Kökeni
Batı dillerinde kullanılan “vine (şarap)” sözcüğü Hititçeden gelmiştir. Bir Anadolu uygarlığı olan Hitit dilindeki “vinu” sözcüğü “şarap” anlamına gelmekteydi. Bu sözcük “wiana” olarak “bağ-şarap” anlamlarında kullanılırdı. Ancak, bugün Türkçemizde yaşayan şarap sözcüğü ise, Arapça kökenli “şer-ab” birleşik sözcüğünden kaynaklanmaktadır.
İnsanı kanser eden meslekler hangileri
Sağlık Bakanlığı, Kanserle Savaş Dairesi Başkanlığı'nın, kanser oluşturma risklerine göre sınıflandırdığı mesleklerin birinci grubunda: 'Mobilya üretimi ve ince marangozluk', ikinci grubunda: 'Kuaförlük-berberlik', üçüncü grubunda ise: 'Kuru temizleme işleri' yer alıyor.
Kaşınırken neden rahatlarız?
Kaşınırken neden rahatlarız?
Araştırmacılar, kaşınırken neden rahatladığımız sorusunun yanıtınu buldu.
Kuzey Carolina'daki Wake Forest Üniversitesi'nden Dr. Gil Yosipovitch ve ekibi, kaşınmanın, beyindeki "nahoş duygular ve anılarla ilgili bölgeleri" geçici bir süre etkisiz duruma getirdiğini belirledi.
Yosipovitch, kaşınma sırasında beyin aktivitesini izlemeye aldıkları araştırmanın, "kaşımanın, kaşınma hissini nasıl geçirdiğinin yanıtını veren" ilk araştırma olduğunu söyledi.
Araştırmacılar, kaşınırken neden rahatladığımız sorusunun yanıtınu buldu.
Kuzey Carolina'daki Wake Forest Üniversitesi'nden Dr. Gil Yosipovitch ve ekibi, kaşınmanın, beyindeki "nahoş duygular ve anılarla ilgili bölgeleri" geçici bir süre etkisiz duruma getirdiğini belirledi.
Yosipovitch, kaşınma sırasında beyin aktivitesini izlemeye aldıkları araştırmanın, "kaşımanın, kaşınma hissini nasıl geçirdiğinin yanıtını veren" ilk araştırma olduğunu söyledi.
İster ye, ister giy
ABD'de yenilebilir pamuk üretildi...
ABD'li mühendislerin ürettiği yenilebilen pamuğun tadı soya fasülyesine benziyor.
Teksaslı araştırmacıların içindeki toksinler azaltarak geliştirdiği yeni cins pamuğun her yıl 500 milyon aç insanı doyurması bekleniyor.
ABD'li mühendislerin ürettiği yenilebilen pamuğun tadı soya fasülyesine benziyor.
Gazlı Meşrubatlar Neden Yasaklanmalı? (Bilimsel Makale)
Coca-Cola, Pepsi ve Gıda Güvenliği PolitikalarıVandana Shiva, 6 Eylül 2006
Demokrasilerde zararlı ürün ve faaliyetlerin yasaklanması, yurttaş hakları ve özgürlüklerinin bir ifadesidir. Bu yasaklar, yurttaşları sağlığa ve çevreye yönelik olası tehlikelerden korur. Sigaranın umuma açık yerlerde yasaklanmasının sebebi de budur. Ozon tabakasına zararlı maddelerin Montreal Protokolü uyarınca yasaklanmasının sebebi de budur. Basel Konvasiyonunun zehirli ve zararlı atık ticaretini yasaklamasının sebebi de budur.
Demokrasilerde zararlı ürün ve faaliyetlerin yasaklanması, yurttaş hakları ve özgürlüklerinin bir ifadesidir. Bu yasaklar, yurttaşları sağlığa ve çevreye yönelik olası tehlikelerden korur. Sigaranın umuma açık yerlerde yasaklanmasının sebebi de budur. Ozon tabakasına zararlı maddelerin Montreal Protokolü uyarınca yasaklanmasının sebebi de budur. Basel Konvasiyonunun zehirli ve zararlı atık ticaretini yasaklamasının sebebi de budur.
Bunları Biliyor Musunuz? ( bilmesenizde olur bilgiler )
* Dünya Televizyonlarında prime time'da gösterilen ilk çizgi film Tas Devriydi.
* Coca Cola piyasaya ilk cıktığiında yesil renkteydi.
* Ünlü aile oyunu borsa için Amerikan Merkez Bankasından daha cok para basılıyor.
* Erkekler daha küçük yazılmıs yazıları adınlardan daha iyi okuyor.
* Coca Cola piyasaya ilk cıktığiında yesil renkteydi.
* Ünlü aile oyunu borsa için Amerikan Merkez Bankasından daha cok para basılıyor.
* Erkekler daha küçük yazılmıs yazıları adınlardan daha iyi okuyor.
Bunları Biliyormusunuz / Did You Know
Bunları Biliyormusunuz / Did You Know
Kelebekler ayakları ile tat alırlar .
*
Zürafaların ses telleri yoktur .
*
Yetişkin bir ayı , bir at kadar hızlı koşabilir .
*
*
Zürafaların ses telleri yoktur .
*
Yetişkin bir ayı , bir at kadar hızlı koşabilir .
*
Tiki Nedir - Kime teki denir ?
TİKİ NEDİR? KİME TİKİ DENİR?Çok şey bildiğini zanneden; genelde zengin aile çocuklarından oluşan; gündemden ve kendi yaşadığı memleketinde ne olup bittiğinden habersiz olan ama en haberli görünmeye çalışıp, 40 yıllık siyasilere taş çıkartan; giyime, makyaja, modaya canı gibi önem veren; çabuk kırılan, sıkıya gelemeyen; tartışma ortamlarında demogoji yapan; markadan başka hiç bir şey bilmeyen; nerde ne giymesi gerektiğini bilmeden gece gündüz farklı olmak adına çok şatafatlı ve parıltılı giyinen; genel kültürlü gibi duran ama genel kültürün g'sine sahip olmayan; yanınızda durduğunda konuşacak birşey bulamayacağınız; hurafelere, olağanüstü hikayelere hemen inanan; kimilerinin ağzından sakız eksik etmediği; bilmem ne derneği gibi google'da arasanız bulamayacağınız derneklere üye olandır tikiler…

Örnek olarak sık sık aşağıdaki konuşmalarla günlük hayatımızda yer edinmişlerdir.
-Selaam (nası bi selam şekliyse) nası gidiyo(how is it going)
-Ayy, inanılmaz bay geldi
-abi naber?
Örnek olarak sık sık aşağıdaki konuşmalarla günlük hayatımızda yer edinmişlerdir.
-Selaam (nası bi selam şekliyse) nası gidiyo(how is it going)
-Ayy, inanılmaz bay geldi
-abi naber?
Bulutlar nasıl oluşuyor?
Tepenizde gördüğünüz orta büyüklükte, yaklaşık 1 kilometre çapındaki bir bulutun hacmi 4 milyar metreküptür ve içinde 1-5 milyon kilogram su vardır. Peki nasıl oluyor da bu kadar su başımıza kovadan dökülür gibi dökülmüyor, bu kadar tonlarca ağırlık havada durabiliyor? Gerçekten bulutlar gökyüzünün inanılmaz ve harika süsleridir.
Hiçbir bulut diğeri ile şekil ve hacim olarak aynı değildir. Çünkü oluşumlarına etki eden hava akımları, sıcaklık, basınç, havadaki toz miktarı v.b. gibi o kadar çok etken vardır ki, çok değişken olan atmosferde iki yerde bütün bu şartları eşit olarak sağlamak mümkün değildir.
Hiçbir bulut diğeri ile şekil ve hacim olarak aynı değildir. Çünkü oluşumlarına etki eden hava akımları, sıcaklık, basınç, havadaki toz miktarı v.b. gibi o kadar çok etken vardır ki, çok değişken olan atmosferde iki yerde bütün bu şartları eşit olarak sağlamak mümkün değildir.
Barometre ne işe yarar?
Barometre hava basıncını ölçmeye yarar. Bir çoklarımızın evinde termometre vardır da barometre yoktur. Olanların da çoğu için pek mana ifade etmez. Halbuki barometre hava tahmininde en önemli araçtır.
Çok sağlıklı hava tahminleri meteoroloji balonları, şimdilerde ise uydular vasıtası ile yapılıyor ama evinizde barometrenin düşüş veya yükselişini takip ederek, bir de rüzgar yönünü gözlemleyerek hava tahminini rahatlıkla yapabilirsiniz.
Örneğin barometre 30'un üstünde gösteriyor ve yükselmeye devam ediyorsa hava açık olacak ve rüzgar şiddeti azalacak demektir. Eğer 30'un altında ve düşmeye devam ediyorsa hava bulutlu ve rüzgarlı olacak, hatta fırtına gelebilecektir.
Çok sağlıklı hava tahminleri meteoroloji balonları, şimdilerde ise uydular vasıtası ile yapılıyor ama evinizde barometrenin düşüş veya yükselişini takip ederek, bir de rüzgar yönünü gözlemleyerek hava tahminini rahatlıkla yapabilirsiniz.
Örneğin barometre 30'un üstünde gösteriyor ve yükselmeye devam ediyorsa hava açık olacak ve rüzgar şiddeti azalacak demektir. Eğer 30'un altında ve düşmeye devam ediyorsa hava bulutlu ve rüzgarlı olacak, hatta fırtına gelebilecektir.
Yıldız kayması nasıl oluyor?
Geceleyin açık bir havada gökyüzünü seyrederken, çeşitli renk ve parlaklıktaki yıldızların oluşturduğu o inanılmaz ve muhteşem manzaranın içinden bir yıldızın parlak bir çizgi çizerek kayıp gittiğini muhakkak görmüşsünüzdür.
Çayı kim keşfetti?
Çaysız bir dünya nasıl olurdu acaba? Çay keşfedilmeseydi, çaydanlık, çay fincanı, kaşığı, işyerlerinde çay paydosu, şehirlerarası otobüslerde çay molası olamazdı. Şükür ki çay milattan önce 2737 yılında büyük Çin imparatoru Shen Nung tarafından tesadüfen de olsa keşfedildi.
Antifiriz suyun donmasını nasıl önlüyor?
Arabamızın motoru arabayı yürütecek gücü sağlarken bir yandan da ısı üretir. Motor bloğu içinde devamlı dolaşan su ile motor soğutulur. Motordan aldığı ısı ile ısınan bu su da radyatörde havanın yardımıyla soğutulur.
Kapalı bir çevrimde ve ideal ısı dengelerinde devamlı oluşan bu olayın farkına biz ancak, herhangi bir arıza durumunda soğutma olayı yetersiz kaldığında, radyatörden buharlar çıktığında, yani bilinen tabiri ile arabamız hararet yaptığında varırız.
Kışın soğuk aylarında, hava sıcaklığı sıfırın altına düşünce, arabamız kapı önünde hareketsiz halde iken bu soğutma suyu da her su gibi donabilir. Donunca genişler ve yaptığı basınçla motor bloğunu çatlatabilir. Bu olayı önlemek için suyun içine, sıfırın çok altındaki derecelerde bile donmasına mani olacak 'anti-firiz' dediğimiz sıvı ilave edilir.
Kapalı bir çevrimde ve ideal ısı dengelerinde devamlı oluşan bu olayın farkına biz ancak, herhangi bir arıza durumunda soğutma olayı yetersiz kaldığında, radyatörden buharlar çıktığında, yani bilinen tabiri ile arabamız hararet yaptığında varırız.
Kışın soğuk aylarında, hava sıcaklığı sıfırın altına düşünce, arabamız kapı önünde hareketsiz halde iken bu soğutma suyu da her su gibi donabilir. Donunca genişler ve yaptığı basınçla motor bloğunu çatlatabilir. Bu olayı önlemek için suyun içine, sıfırın çok altındaki derecelerde bile donmasına mani olacak 'anti-firiz' dediğimiz sıvı ilave edilir.
İmdat çağrısı S.O.S'in anlamı nedir?
Çok kişi S.O.S.'in gemimizi kurtar (Save Our Ship), ruhumuzu kurtar {Save Our Soul) veya diğer sinyalleri durdur (Stop Other Signals) kelimelerinin baş harflerinden oluştuğunu sanır. Bu bilgiler tamamıyla yanlış olup S.O.S. harfleri hiç bir kelimenin baş harfinden oluşturulmamıştır.
Tamamen telgraf zamanından kalmadır ve gemilerde de yakın zamana kadar telsiz telgraf kullanılıyordu. Bilindiği gibi telgrafta mors alfabesi denilen sistemde her harf, nokta ve çizgilerin değişik kombinasyonundan oluşuyor. Bu sinyali gönderen maniple denilen alete tek dokunuşta karşıya nokta yani 'bip', biraz daha uzunca basınca 'dııııt' sinyali gidiyordu. Gönderenler de, alanlar da mors alfabesini ezbere bildiklerinden bu 'bip' ve 'dııııt'larda hangi harfler olduğunu çözüyor ve normal yazıya dönüştürüyorlardı.
Tamamen telgraf zamanından kalmadır ve gemilerde de yakın zamana kadar telsiz telgraf kullanılıyordu. Bilindiği gibi telgrafta mors alfabesi denilen sistemde her harf, nokta ve çizgilerin değişik kombinasyonundan oluşuyor. Bu sinyali gönderen maniple denilen alete tek dokunuşta karşıya nokta yani 'bip', biraz daha uzunca basınca 'dııııt' sinyali gidiyordu. Gönderenler de, alanlar da mors alfabesini ezbere bildiklerinden bu 'bip' ve 'dııııt'larda hangi harfler olduğunu çözüyor ve normal yazıya dönüştürüyorlardı.
atematikte niçin (-2) ile (-2)'nin çarpım sonucu (+4)'dür?
Aslında çok eğlenceli olabilecek matematik bizlere katı formüllerle ve mantığın kolay kabul edemeyeceği ifadelerle öğretilince bir kabus olup çıkıyor. Artının artı ile, eksinin eksi ile çarpım sonucu artı iken artı ile eksinin çarpım sonucu eksi oluyor. Peki bunun mantıki izahı nedir? Yani -5 derece sıcaklıkla -8 derece sıcaklığı çarpınca sonuç +40 derece olup ortalık ısınıyor mu?
Tabii bu bir şaka, şaşırtmaca. Esas bilmemiz gereken (-2)x(-2)=(+4) diye bir eşitlik yazdığımızda, bunun sadece rakamların ve önlerindeki işaretlerin belirlediği mantıksal bir denklem olmadığı, bir beyan, bir ifade olduğudur.
Tabii bu bir şaka, şaşırtmaca. Esas bilmemiz gereken (-2)x(-2)=(+4) diye bir eşitlik yazdığımızda, bunun sadece rakamların ve önlerindeki işaretlerin belirlediği mantıksal bir denklem olmadığı, bir beyan, bir ifade olduğudur.
Ortalıkta niçin ölü güvercin görmüyoruz?
Genellikle hayvanlar kendilerini ölüme yakın hissettiklerinde ölümü beklemek için bir yerlere gizlenirler. Bu, bir ağaç kovuğu, kayaların arası veya saklanabilecekleri herhangi bir yer olabilir. Buradaki içgüdü, hayvanın kendisini güçsüz hissetmesi nedeniyle bir düşmanla karşılaştığında karşı koyamamak ve kaçamamak korkusudur.
Şehir hayatının bir parçası haline gelen serçe, güvercin, karga gibi kuşlar da etrafta çok miktarda bulunmasına rağmen bunların ölülerine aynı nedenle hiç rastlayamazsınız. Saklandıkları yerlerde öldükten sonra da vücutları bir şekilde ya bir başka hayvan ya da böcekler tarafından yenilerek yok edilir veya kendi kendilerine çürüyerek toprağa karışırlar.
Şehir hayatının bir parçası haline gelen serçe, güvercin, karga gibi kuşlar da etrafta çok miktarda bulunmasına rağmen bunların ölülerine aynı nedenle hiç rastlayamazsınız. Saklandıkları yerlerde öldükten sonra da vücutları bir şekilde ya bir başka hayvan ya da böcekler tarafından yenilerek yok edilir veya kendi kendilerine çürüyerek toprağa karışırlar.
'Sarı Gelin' hangi aşkın türküsü ?
Yıllardır Ermeni türküsü mü; bize ait bir türkü mü diye tartışılan 'Sarı Gelin' Dink'in ölümüyle yeniden gündemde. Peki bu türkünün tarihçesini ne kadar biliyoruz? İşte tarihçe!
Yağmurda karıncalara neden bir şey olmuyor?
Bir karıncayı alın, suyun içine batırın, saatlerce tutun ölmez. Sudan çıkardığınızda ölü gibi görünür ama birkaç saat içinde kendine gelir. Biz insanlar böyle suya batırılsak, nefes alamadığımız için oksijensizlikten ölürüz ama su karıncaların çok ince olan nefes tüplerinden içeri giremez. Karbondioksitten narkoz yemiş gibi olurlar. Tabii ki bu süre çok uzarsa onlar da ölürler ama dayanma süreleri inanılmazdır.
26 Mayıs 2011 Perşembe
Soba Zehirlenmesi Nedir?
Teknolojinin gelişmesi ve araç sayısının artmasına paralel olarak artan trafik kazalarının yanı sıra, mevsime göre yaygın olan bir kazayla ölüm şekli vardır. Yazın denizde boğularak, baharda zehirli mantar yiyerek, kışın da odadaki sobadan zehirlenerek verilen kayıp miktarı hiç de az değildir.
Yağmurda karıncalara neden bir şey olmuyor?
Bir karıncayı alın, suyun içine batırın, saatlerce tutun ölmez. Sudan çıkardığınızda ölü gibi görünür ama birkaç saat içinde kendine gelir. Biz insanlar böyle suya batırılsak, nefes alamadığımız için oksijensizlikten ölürüz ama su karıncaların çok ince olan nefes tüplerinden içeri giremez. Karbondioksitten narkoz yemiş gibi olurlar. Tabii ki bu süre çok uzarsa onlar da ölürler ama dayanma süreleri inanılmazdır.
Dondurulan insan sonra yeniden hayata döndürülebilir mi?
İnsanlar dondurulup sonra yeniden hayata döndürülebilir mi?

Tedavisi günümüzde mümkün olmayan hastalan ölmeden önce dondurup, teknolojinin gelişip, tedavi imkanlarının bulunabileceği ileriki yıllara kadar saklamak, bilim insanlarının üzerinde çok çalıştıkları bir konudur ve bilim insanlarını bu araştırmalara iten sebep kurbağalardır.
Tedavisi günümüzde mümkün olmayan hastalan ölmeden önce dondurup, teknolojinin gelişip, tedavi imkanlarının bulunabileceği ileriki yıllara kadar saklamak, bilim insanlarının üzerinde çok çalıştıkları bir konudur ve bilim insanlarını bu araştırmalara iten sebep kurbağalardır.
Nasıl su yüzeyinde kalabiliyoruz?
Bir cismin suyun üstünde kalabilmesi için sudan hafif olması gerekir. Ancak 120 kiloluk bir insanın suda çok rahat sırt üstü yattığını, çok zayıf bir kişinin ise suyun üstünde kalabilmek için debelendiğini çok kez görmüşsünüzdür. Burada önemli olan ağırlık değil yoğunluktur. Yani cismin hacim olarak bir santimetreküpünün veya bir litresinin ağırlığıdır.
Uçan balonlar ne kadar yükseğe çıkabilir?
Bazen çocuğa alınan bir uçan balon elinden kaçabilir. Hep beraber havada yükselen balona bakakalınır. Bu balon havada ne kadar yükselecektir acaba? Uçan balonların doldurma uçları ne kadar iyi bağlanmış olursa olsun, çok az da olsa hava daha doğrusu helyum kaçırırlar. Havadan çok daha hafif helyum gazı ile şişirilen bu balonların ağızlarından kaçırdıklarını eve getirdiğimiz ve tavana yapışıkmış gibi havada duran balonun sabah olunca porsuyup yere inmiş olduğunu görünce anlarız. Balonun ağzının ideal bir biçimde bağlanmış olduğunu kabul etsek bile havada yükselebileceği mesafe yine de sınırlıdır. Yükseldikçe hava basıncı azaldığından ve balonun iç basıncı dışındakinden daha yüksek kaldığından balon yükseldikçe şişmeye başlar. Sonunda balonun yapıldığı malzemeye, hacmine ve malzemenin kalınlığına bağlı olarak belirli bir yükseklikte patlar. Küçük uçan balonlar
Niçin Terleriz ?
Neden Terleriz?

Genel olarak sıcaklığının yükseldiği, dans, spor gibi fiziksel aktiviteler sırasında terleriz. Terleyerek vücudumuzun ısısını sabit tutmuş oluruz. Bunun için vücuda yayılmış en az 2 milyon ter bezi görev yapmaktadır. Fiziksel aktiviteler dışında da heyecan, korku, utanma ve sıkılma gibi pek çok olay, fizyolojik bir neden olmadığı halde bizi terletir.
Vücut ısısı dış sıcaklıklar veya gerilim yüzünden artış gösterdiğinde kan dolaşımı hızlanır. Böylece, ter bezlerinin aktif hale geldiği vücudun üst kısmına doğru bir sıcaklık akımı başlar. Deri üzerinde oluşan ter bu durumda hemen buharlaşıp, deriyi soğutur. Bu sayede insan bir gün içinde kendini fazla yormadan iki litreye kadar su kaybeder. Terlemenin ikinci önemli fonksiyonu ise vücuttaki zehirli maddelerin dışarı atılmasıdır. Bu nedenle saunalara sık sık gidilmesi önerilir.
Genel olarak sıcaklığının yükseldiği, dans, spor gibi fiziksel aktiviteler sırasında terleriz. Terleyerek vücudumuzun ısısını sabit tutmuş oluruz. Bunun için vücuda yayılmış en az 2 milyon ter bezi görev yapmaktadır. Fiziksel aktiviteler dışında da heyecan, korku, utanma ve sıkılma gibi pek çok olay, fizyolojik bir neden olmadığı halde bizi terletir.
Vücut ısısı dış sıcaklıklar veya gerilim yüzünden artış gösterdiğinde kan dolaşımı hızlanır. Böylece, ter bezlerinin aktif hale geldiği vücudun üst kısmına doğru bir sıcaklık akımı başlar. Deri üzerinde oluşan ter bu durumda hemen buharlaşıp, deriyi soğutur. Bu sayede insan bir gün içinde kendini fazla yormadan iki litreye kadar su kaybeder. Terlemenin ikinci önemli fonksiyonu ise vücuttaki zehirli maddelerin dışarı atılmasıdır. Bu nedenle saunalara sık sık gidilmesi önerilir.
Yağmur yağınca neden ortalık toprak solucanları ile doluverir?
Yağmur yağdığında neden ortalık toprak solucanları ile doluverir?

Toprak solucanları (Annelida) ve diğer birçok omurgasız, ve hatta bazı omurgalı hayvanlar, toprak içerisine açtıkları oyuklar içerisinde barınırlar. Yağmur yağdığında, toprak katmanlarından rahatlıkla süzülerek alt tabakalara inen yağmur suyu, bu hayvanların barındığı delikleri tamamen suyla doldurur. Böyle bir durumda da, bu hayvanların hepsi, boğularak ölmemek için toprak yüzeyine çıkarlar. Dikkat edin, yağmur yağdığında yüzeye çıkan sadece toprak solucanları değildir. Ancak diğerlerine göre boyut olarak daha iri olmaları ve hareketli olmaları nedeniyle, en fazla onları görürüz. Ayrıca yine dikkatli bir gözlem ile, özellikle yağmurun dinmesinden hemen sonra, bu ziyafetten yararlanmak için kuşların kalabalık gruplar halinde arazilere inerek beslendiklerini farkedebilirsiniz.
Toprak solucanları (Annelida) ve diğer birçok omurgasız, ve hatta bazı omurgalı hayvanlar, toprak içerisine açtıkları oyuklar içerisinde barınırlar. Yağmur yağdığında, toprak katmanlarından rahatlıkla süzülerek alt tabakalara inen yağmur suyu, bu hayvanların barındığı delikleri tamamen suyla doldurur. Böyle bir durumda da, bu hayvanların hepsi, boğularak ölmemek için toprak yüzeyine çıkarlar. Dikkat edin, yağmur yağdığında yüzeye çıkan sadece toprak solucanları değildir. Ancak diğerlerine göre boyut olarak daha iri olmaları ve hareketli olmaları nedeniyle, en fazla onları görürüz. Ayrıca yine dikkatli bir gözlem ile, özellikle yağmurun dinmesinden hemen sonra, bu ziyafetten yararlanmak için kuşların kalabalık gruplar halinde arazilere inerek beslendiklerini farkedebilirsiniz.
Ağrı nedir?
Ağrı, hastalığı teşhis etmesine yardım eder, öyleyse faydalıdır. O zaman kadınlar niçin ağrılar içinde doğum yapar? Niçin çok ciddi bazı hastalıklarda ağrı hiç ortaya çıkmaz?
Ağrılar dört sınıfa ayrılır. İlk ikisi toplumca bilinen klasik ağrılardır. İlki, Parmağımıza inen bir çekiç darbesi sonucu duyulan ağrı. İkincisi vücudumuzun içinden kaynaklanan, romatizma, migren vb. ağrılar. Üçüncü sınıf ağrılar, tuhaf ve mantıkdışı görülen ve olaydan çok uzun bir süre sonra ortaya çıkabilen ağrılardır. Örneğin, bir kolun kesilmesinden yirmi yıl sonra olmayan kolda ağrı hissedilmesi olayları ile karşılaşılmıştır. Dördüncü sınıf ağrılar ise, doğrudan kişinin ruhsal hali ile ilgili olan hayali ağrılardır. Nedeni hayali de olsa ağrı gerçektir. Bu tip ağrıların yüzde 30'unun ilaç niyetine verilen etkisiz maddelerle giderildiği bilinmektedir.
Ağrılar dört sınıfa ayrılır. İlk ikisi toplumca bilinen klasik ağrılardır. İlki, Parmağımıza inen bir çekiç darbesi sonucu duyulan ağrı. İkincisi vücudumuzun içinden kaynaklanan, romatizma, migren vb. ağrılar. Üçüncü sınıf ağrılar, tuhaf ve mantıkdışı görülen ve olaydan çok uzun bir süre sonra ortaya çıkabilen ağrılardır. Örneğin, bir kolun kesilmesinden yirmi yıl sonra olmayan kolda ağrı hissedilmesi olayları ile karşılaşılmıştır. Dördüncü sınıf ağrılar ise, doğrudan kişinin ruhsal hali ile ilgili olan hayali ağrılardır. Nedeni hayali de olsa ağrı gerçektir. Bu tip ağrıların yüzde 30'unun ilaç niyetine verilen etkisiz maddelerle giderildiği bilinmektedir.
Nasıl sarhoş olunuyor?
lk yudumla birlikte, alkol ağız ve yemek borusu ile temas ettikten sonra, ciddi miktarda kana karıştığı ilk durak olan mideye gelir. Ancak alkolün kana karışması en çok ince bağırsaklarda olur.
Büyük bir kısmı ince bağırsaklarda kana geçen alkol, derhal merkezi sinir sistemimizi etkilemeye başlar. Birkaç dakika sonra beyne geçerek sinir hücrelerini etkiler ve mesaj iletimini yavaşlatır.
İçmeye devam edilirse, beyindeki görme, denge, konuşma ve muhakeme ile ilgili sinir merkezleri etkilenmeye başlarlar. Bu arada alkolün baskılayıcı etkilerini yenebilmek için, kalp kası zorlanır ve nabız artar.
Biraz daha içilirse şuur kaybı meydana gelebilir. Daha da devam edilirse, alkolün kandaki oranı alkol zehirlenmesi seviyesine ulaşır, solunum yetmezliği nedeni ile ölüm kaçınılmaz olur.
Büyük bir kısmı ince bağırsaklarda kana geçen alkol, derhal merkezi sinir sistemimizi etkilemeye başlar. Birkaç dakika sonra beyne geçerek sinir hücrelerini etkiler ve mesaj iletimini yavaşlatır.
İçmeye devam edilirse, beyindeki görme, denge, konuşma ve muhakeme ile ilgili sinir merkezleri etkilenmeye başlarlar. Bu arada alkolün baskılayıcı etkilerini yenebilmek için, kalp kası zorlanır ve nabız artar.
Biraz daha içilirse şuur kaybı meydana gelebilir. Daha da devam edilirse, alkolün kandaki oranı alkol zehirlenmesi seviyesine ulaşır, solunum yetmezliği nedeni ile ölüm kaçınılmaz olur.
Buzlanmış Yollara Neden Tuz Dökülüyor
Herkesin sandığının aksine tuz suyun içinde şekerin eridiği gibi erimez. Tuz buzun içine girince onu çözer. Tuz yine kalır ama buz çözüldüğü için artık o su değil, tuzlu sudur ve erime noktası saf sudan daha düşüktür.
Testi Nasıl Soğuk Tutar
Niçin Tahtaya Vuruyoruz !
Niçin Tahtaya Vuruyoruz ! Meşe ağacına insanların ruhani bir değer vermesi çok eskilere dayanır. Ağacın yüksekliği ve sağlamlığı nedeni ile bazı güçlere sahip olduğuna inanılıyordu. Tahtaya vurma inancı dünyanın apayrı iki yerinde birbirinden bağımsız olarak gelişti. Önce milattan önce 2000'li yıllarda Kuzey Amerika yerlilerinde, sonra da Ege'de Helen uygarlığında.
Her iki kültür de meşe ağacına çok sık yıldırım düştüğünü gözlemlemişti. Amerika yerlileri meşenin, Tanrının yıldırımla yeryüzüne inip üzerinde oturduğu yer olduğuna, Helenler ise Yıldırım Tanrısı olduğuna inanmışlardı.
Kuzey Amerika yerlileri bu batıl inancı bir adım daha ileri götürdüler. Bu ağacın köküne vurarak, ileride başlarına gelebilecek tehlikelere ve şansızlıklara karşı Tanrı ile temasa geçtiklerine inanıyorlar ve ondan kendilerini korumasını istiyorlardı.
Her iki kültür de meşe ağacına çok sık yıldırım düştüğünü gözlemlemişti. Amerika yerlileri meşenin, Tanrının yıldırımla yeryüzüne inip üzerinde oturduğu yer olduğuna, Helenler ise Yıldırım Tanrısı olduğuna inanmışlardı.
Kuzey Amerika yerlileri bu batıl inancı bir adım daha ileri götürdüler. Bu ağacın köküne vurarak, ileride başlarına gelebilecek tehlikelere ve şansızlıklara karşı Tanrı ile temasa geçtiklerine inanıyorlar ve ondan kendilerini korumasını istiyorlardı.
24 Ayar Altının Anlamı Nedir Altın Nedir
24 Ayar Altının Anlamı Nedir Altın Nedir
Bizde altının saflığını gösterme ölçüsü olarak genellikle ayar kelimesi kullanılır ama uluslararası piyasada kullanılan kelime kırat tır. Kırat hem altının hem de elmas ve diğer kıymetli taşların ölçümünde kullanılan bir birimdir.
Elmas ve değerli taşları ölçmede kullanılan kırat ın bir birimi 200 miligrama (0200 gram) eşittir. Yani 20 gramlık bir elmasınız varsa bu 100 kıratlık bir elmastır. Doğada bulunan elmasın büyüklüğü çok seyrek olarak bir santimetrenin üzerindedir. Bugüne kadar bulunan en büyük elmas 3.106 kıratlık ‘Cullian’dır. Bundan 530 ve 517 kıratlık iki büyük ve 100 küçük elmas işlenmiştir.
Bizde altının saflığını gösterme ölçüsü olarak genellikle ayar kelimesi kullanılır ama uluslararası piyasada kullanılan kelime kırat tır. Kırat hem altının hem de elmas ve diğer kıymetli taşların ölçümünde kullanılan bir birimdir.
Elmas ve değerli taşları ölçmede kullanılan kırat ın bir birimi 200 miligrama (0200 gram) eşittir. Yani 20 gramlık bir elmasınız varsa bu 100 kıratlık bir elmastır. Doğada bulunan elmasın büyüklüğü çok seyrek olarak bir santimetrenin üzerindedir. Bugüne kadar bulunan en büyük elmas 3.106 kıratlık ‘Cullian’dır. Bundan 530 ve 517 kıratlık iki büyük ve 100 küçük elmas işlenmiştir.
Altın nedir?
Atom sayısı 79, Atom ağırlığı 196,9 olan, 1064 °C'de eriyen, kolay işlenen, yüksek değerli, paslanmaz element, zer (simgesi Au):
Kimyasal Bileşimi, Au
Kristal Sistemi, Kübik
Kristal Biçimi, Genellikle dissemine halde, nadiren oktahedral veya kübik kristaller halinde
İkizlenme, {111} yüzeyinde yaygın
Sertlik, 2.5-3
Özgül Ağırlık, 19.297-19.309 (0 ° C'de)
Renk ve Şeffaflık, Altın sarısı, opak
Çizgi Rengi, Altın sarısı
Parlaklık, Metalik parlaklık
Ayırıcı Özellikleri, Renk, düşük sertlik, asitte çözünmezlik
Bulunuşu, Hidrotermal kuvars damarlarında, plaserlerde ve epitermal yataklarda oluşur.
Atom numarası 79 olan element. Doğada serbest olarak bulunan, yumuşak, parlak sarı renkte, kolay işlenebilir, değerli bir metaldir. Periyodik cetvelin IB grubunda yer alır. Simgesi Au’dur. Isıyı ve Elektriği iyi iletir. Elektrokimyasal anlamda bir soy metal olmasına karşın, tümüyle yansız da değildir. Sıcaklık ne olursa olsun havadan etkilenmemekle birlikte Klor ve bromla tepkimeye girer ve cıvada çözünür. Asitlerden etkilenmez ancak kral Suyu olarak adlandırılan hidroklorik ve nitrik Asit karışımında çözünür.
Altına doğada genellikle alüvyonlu dere yataklarında kumla karışmış parçacıklar ve kuvars kayalar içinde dağılmış ince damarlar hâlinde rastlanır. Doğada bulunan bir bileşiği de silvanit adıyla bilinen Gümüş ve altın tellururdür. Deniz suyunda da çok ince parçacıklar hâlinde Altına rastlanabilir. Saflık derecesi ayar ya da kıratla ölçülür. Mücevher yapımında, kırılganlığı gidermek amacıyla genellikle alaşım hâline getirilerek kullanılır.
Altın, kimyada Au sembolü ile gösterilen yumuşak, parlak sarı renkte metalik bir element. Altının parlak sarı rengi, Asitlere karşı dayanıklılığı, doğada serbest halde bulunabilmesi ve kolay işlenebilmesi gibi özellikleri, insanların ilkçağlardan beri ilgisini çekmiştir. Altın, parlak sarı rengi ve ışıltısıyla göz alan çok ağır bir metaldir. Üstelik kolay kolay tepkimeye girmeyen çok kararlı bir Element olduğu için havadan ve sudan etkilenmez. Bu yüzden hiçbir zaman paslanmaz, kararmaz ve donuklaşmaz. Bir başka özelliği de saf haldeyken çok yumuşak olmasıdır; bu nedenle kolayca dövülerek biçimlendirilebilir. Altın bütün bu özellikleriyle tarih boyunca en değerli metallerden sayılmıştır.
Kimyasal Bileşimi, Au
Kristal Sistemi, Kübik
Kristal Biçimi, Genellikle dissemine halde, nadiren oktahedral veya kübik kristaller halinde
İkizlenme, {111} yüzeyinde yaygın
Sertlik, 2.5-3
Özgül Ağırlık, 19.297-19.309 (0 ° C'de)
Renk ve Şeffaflık, Altın sarısı, opak
Çizgi Rengi, Altın sarısı
Parlaklık, Metalik parlaklık
Ayırıcı Özellikleri, Renk, düşük sertlik, asitte çözünmezlik
Bulunuşu, Hidrotermal kuvars damarlarında, plaserlerde ve epitermal yataklarda oluşur.
Atom numarası 79 olan element. Doğada serbest olarak bulunan, yumuşak, parlak sarı renkte, kolay işlenebilir, değerli bir metaldir. Periyodik cetvelin IB grubunda yer alır. Simgesi Au’dur. Isıyı ve Elektriği iyi iletir. Elektrokimyasal anlamda bir soy metal olmasına karşın, tümüyle yansız da değildir. Sıcaklık ne olursa olsun havadan etkilenmemekle birlikte Klor ve bromla tepkimeye girer ve cıvada çözünür. Asitlerden etkilenmez ancak kral Suyu olarak adlandırılan hidroklorik ve nitrik Asit karışımında çözünür.
Altına doğada genellikle alüvyonlu dere yataklarında kumla karışmış parçacıklar ve kuvars kayalar içinde dağılmış ince damarlar hâlinde rastlanır. Doğada bulunan bir bileşiği de silvanit adıyla bilinen Gümüş ve altın tellururdür. Deniz suyunda da çok ince parçacıklar hâlinde Altına rastlanabilir. Saflık derecesi ayar ya da kıratla ölçülür. Mücevher yapımında, kırılganlığı gidermek amacıyla genellikle alaşım hâline getirilerek kullanılır.
Altın, kimyada Au sembolü ile gösterilen yumuşak, parlak sarı renkte metalik bir element. Altının parlak sarı rengi, Asitlere karşı dayanıklılığı, doğada serbest halde bulunabilmesi ve kolay işlenebilmesi gibi özellikleri, insanların ilkçağlardan beri ilgisini çekmiştir. Altın, parlak sarı rengi ve ışıltısıyla göz alan çok ağır bir metaldir. Üstelik kolay kolay tepkimeye girmeyen çok kararlı bir Element olduğu için havadan ve sudan etkilenmez. Bu yüzden hiçbir zaman paslanmaz, kararmaz ve donuklaşmaz. Bir başka özelliği de saf haldeyken çok yumuşak olmasıdır; bu nedenle kolayca dövülerek biçimlendirilebilir. Altın bütün bu özellikleriyle tarih boyunca en değerli metallerden sayılmıştır.
Tuvalette ıslanan ayakkabı bağcığına dikkat!

Ayakkabı bağcıkları dikkat edilmediği takdirde bulaşıcı hastalıklara davetiye çıkarıyor.
Özel Batman Yaşam Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Aytaç Bilgiç, ayakkabı bağları ve pantolon paçalarının birçok bulaşıcı hastalığa davetiye çıkarttığını ifade etti.
Türbin Nedir? Ne İşe Yarar?
Kullanıldıkları sıraya ...göre sınıflandırılan basit ve güçlü makinalardan meydana gelen türbinlerin üç ana çeşidi hidrolik veya su türbini, buhar türbini ve gaz türbinidir (Bkz. Gaz Türbini). Hidrolik türbin, yalnız hidroelektrik tesislerinde elektrik jeneratörünü tahrik ederek aydınlatma ve sanayi için elektrik gücü üretimini sağlamak üzere kullanılır. Buhar türbini, esas olarak yine elektrik üretmek üzere elektrik jeneratörünü tahrik etmek için nükleer güç tesislerinde ve termik santrallarda kullanılır. (Bkz. Buhar Türbinleri)
25 Mayıs 2011 Çarşamba
Güneş en güzel nerede batıyor?
Alman Bild am Sonntag gazetesi, güneşin en güzel battığı ülkelerin listesini yayımladı. Listede Türkiye'de bulunuyor. İşte dünyada güneşin en güzel battığı ülkeler...

Alman Bild am Sonntag gazetesi, güneşin en güzel battığı kentlerden birinin de İstanbul olduğunu belirtti.
Alman Bild am Sonntag gazetesi, güneşin en güzel battığı kentlerden birinin de İstanbul olduğunu belirtti.
Evlenince Neden Alyans Takılır?
Evlenince Neden Alyans Takılır?
İnsanların evlenince yüzük takmaları eski Mısırlıların inançlarına dayanıyor. Milattan 2800 yıl önce Mısır'da yaşayanlar dairenin veya halka şeklindeki cisimlerin, başlangıç ve bitiş noktalarının olmaması nedeni ile sonsuzluğu - temsil ettiklerine inanıyorlardı. Yüzük evliliğin sonsuza dek süreceğini simgeliyordu. Sonra bu inanç ve adet Romalılar vasıtası ile iyice yaygınlaştı. Kazılarda o devirlere ait çok ilginç evlilik yüzüklerine rastlanılmıştır.
Gelinligin Tarihi
Gelinligin hikayesi eski Romalılardan başlar.Eski Romalılarda gelinlik sarı renkti.Gelinler sarı renkte peçe takarlardı.Beyaz gelinlik adeti 16.yüzyılda başlamış. Bu yıllarda kraliyet ailelerinin gümüşi renkte gelinlik giymeleri adetti.Kraliçe viktorya bunu reddetti.Beyaz renkte ısrar etti.Daha sonraları ingiliz ve fransız yazarlar beyaz rengin bekareti masumlugu ve temizligi ifade ettigini yazdılar.evliligin koşulu bekaretti.
Sms Neden 160 Karakter?
Kısa mesaj günümüzde özellikle genç kullanıcıların vazgeçemedikleri bir özellik. Fakat bir de şu 160 karakter sınırı olmasa… Sırf bu yüzden pek çok kullanıcı kısaltmalar kullanmak zorunda kalıyor. Ama neden kısa mesaj 160 karakter ile sınırlı? Niye 150 veya 200 değil de 160? Bunun sebebinin teknik bir zorunluluk ile ilgili olduğunu düşünebilirsiniz. Fakat işin gerçeği, bu 160 karakter sınırının herhangi bir teknik sebebi yok. Bunun tüm suçlusu Friedham Hillebrand adlı bir Alman.
Ağacın Resmi Tanımı Nedir
Ağacın resmi tanımı da var
12 Temmuz 1984 tarihli ve 18456 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik, ağacı: “Doğal olarak en az 8 m. ve daha yukarı boy yapabilen, kökü, gövdesi, tepesi olan odunsu bitkilere, yaşı ve çapı ne olursa olsun ‘ağaç’ denilmektedir.” cümlesiyle tanımlamaktadır.
Türkiye’nin en yaşlı ağacının da bin yaşındaki bir meşe ağacı olduğu saptanmıştır. Bolu’nun Mengen ilçesinde, Gökçesu beldesi Mamatlar Yaylası’ndaki ağacın çapı 3 metre 9 santimdir
12 Temmuz 1984 tarihli ve 18456 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik, ağacı: “Doğal olarak en az 8 m. ve daha yukarı boy yapabilen, kökü, gövdesi, tepesi olan odunsu bitkilere, yaşı ve çapı ne olursa olsun ‘ağaç’ denilmektedir.” cümlesiyle tanımlamaktadır.
Türkiye’nin en yaşlı ağacının da bin yaşındaki bir meşe ağacı olduğu saptanmıştır. Bolu’nun Mengen ilçesinde, Gökçesu beldesi Mamatlar Yaylası’ndaki ağacın çapı 3 metre 9 santimdir
Kürar Nedir? Etkileri Nelerdir?
Kürar Amazon bölgesi ve Guyana dolayı yerlilerinin eskiden beri ok zehiri olarak kullandıkları çizgili kasları felç eden bitkisel kaynaklı bir karışım. Strychnos ve Chondrodendron grubu bitkilerin çeşitli türlerinden elde edilir. Chondrodendron türlerinden elde edilen kürarın en önemli al...kaloidi D-Tübokürarin’dir.
Kar Neden Beyazdır?
Bir elma kırmızı görünür, çünkü elma yüzeyi ışıktaki renklerin çoğunu yutar ve sadece kırmızı ışık gözümüze yansıyınca elma yüzeyini kırmızı olarak görürüz. Benzer şekilde, bir kar kristalinin üzerine güneş ışığı düştüğünde güneş ışığı kar kristali tarafından bir kaç kez saçılır. Işığın hiçbir kısmı ...diğerine nazaran daha fazla yutulmaz, ve saçılmaz. Böylece, ışıktaki tüm renkler eşit olarak geri yansıtıldığından karın rengi güneş ışığı gibi beyaz olarak görülür.
Kurşun Zehirlenmesi Nedir
Kurşun Zehirlenmesi
Kurşunun; hazım, solunum veya deri yoluyla vücuda girmesi sonucu ortaya çıkan bir zehirlenme çeşidi. Önceleri kullanılan yağlı boyalar, kurşun ihtivâ ettiğinden zehirlenmeler ortaya çıkabiliyordu. Bunun yanında kurşun veya bileşiğini kullanan endüstrilerdeki işçilerde kurşun zehirlenmesi görülebilir.... Ayrıca, patlamalı motorlarda vurmayı önlemek için benzine tetra etil kurşun ilâve edilir. Ancak ekzoz gazı ile havaya geçen kurşun, günümüzde düşük seviyede olup, zehirlenmeye sebeb olmayacağı tahmin edilmektedir.
Kurşunun; hazım, solunum veya deri yoluyla vücuda girmesi sonucu ortaya çıkan bir zehirlenme çeşidi. Önceleri kullanılan yağlı boyalar, kurşun ihtivâ ettiğinden zehirlenmeler ortaya çıkabiliyordu. Bunun yanında kurşun veya bileşiğini kullanan endüstrilerdeki işçilerde kurşun zehirlenmesi görülebilir.... Ayrıca, patlamalı motorlarda vurmayı önlemek için benzine tetra etil kurşun ilâve edilir. Ancak ekzoz gazı ile havaya geçen kurşun, günümüzde düşük seviyede olup, zehirlenmeye sebeb olmayacağı tahmin edilmektedir.
24 Mayıs 2011 Salı
Huygens Prensibi Nedir
Bu prensibe göre, ilerleyen bir dalganın her noktası yeni bir dalga kaynağı olarak alınır. Böylece her nokta uzayda küresel dalga yayan kaynak olur. Çeşitli noktalardan bu şekilde yayılan dalgalar girişim yaparak bâzı noktalarda birbirlerini yok ederken, bâzı noktalarda üst üste gelerek kuvvetlenirler. ...Çeşitli noktalardan yayılan dalgalar arasındaki çizgisel yol farkı yarım dalga boyunun tek katları kadarsa birbirlerini yok eder, tam dalga boyunun katları ise birbirlerini kuvvetlendirirler. Böylece meydana gelen noktalar yeni kaynaklar hâsıl ederler. Bu prensip, dalganın davranışının kolay açıklanmasında çok faydalıdır.
Uzak Doğu Kültürü: Katana Kılıcı
Katana, ya da taçinin kullanımını takiben 1400'lerden sonraki ismiyle dayito, tek-yönlü, uzun Japon kılıcı. Çoğu Japon, katana kelimesini genel olarak kılıç anlamında kullanır.
Japon samurayı tarafından kullanılan, geleneksel tek-yönlü, kıvrık kılıç çeşididir. Katana, buşi sınıfı savaşçıl...ar olan bukeler tarafından kullanılırdı. İki silah beraber olduğunda büyük-küçük anlamına gelen dayişo olarak adlandırılır ve samurayların kişisel onur ve sosyal gücünü temsil ederdi. Uzun kılıç açık alanda yapılan dövüşlerde kullanılırken kısa kılıç yan silah olarak taşınır ve saplama amacıyla ya da yakın dövüşlerde (örn: içeride) ve seppuku için kullanılırdı.
Katananın sapının iki elle tutulması esastır. Eğer kişi sağ elini kullanıyorsa sağ el daha yukarıdan, sol el ise aşağıdan kavramalıdır. Katananın kabzasını kavramada esas kuvvet bu durumda sağ elde olmalı, sol el, hareketler arasındaki hızlı geçişi sağlamada kullanılmalıdır. Sol el, kabzayı her an bırakacakmış gibi gevşekçe sarmalıdır. Çift elle tutulacak şekilde tasarlanmış olsa da bazı eski Japon dövüş teknikleri en azından bir ya da iki tek-el tekniği içerir.
Japon samurayı tarafından kullanılan, geleneksel tek-yönlü, kıvrık kılıç çeşididir. Katana, buşi sınıfı savaşçıl...ar olan bukeler tarafından kullanılırdı. İki silah beraber olduğunda büyük-küçük anlamına gelen dayişo olarak adlandırılır ve samurayların kişisel onur ve sosyal gücünü temsil ederdi. Uzun kılıç açık alanda yapılan dövüşlerde kullanılırken kısa kılıç yan silah olarak taşınır ve saplama amacıyla ya da yakın dövüşlerde (örn: içeride) ve seppuku için kullanılırdı.
Katananın sapının iki elle tutulması esastır. Eğer kişi sağ elini kullanıyorsa sağ el daha yukarıdan, sol el ise aşağıdan kavramalıdır. Katananın kabzasını kavramada esas kuvvet bu durumda sağ elde olmalı, sol el, hareketler arasındaki hızlı geçişi sağlamada kullanılmalıdır. Sol el, kabzayı her an bırakacakmış gibi gevşekçe sarmalıdır. Çift elle tutulacak şekilde tasarlanmış olsa da bazı eski Japon dövüş teknikleri en azından bir ya da iki tek-el tekniği içerir.
Moniliyazis Mantar Hastalığı Nedir? Etkileri Nelerdir? Nasıl Tedavi Edilir?
Candida türü mantarlar tarafından yapılan, insan vücudunda çok çeşitli yerlere yerleşebilen bir mantar hastalığı. Hastalık yapan çeşitli candida türleri içinde en çok rastlanılanı, Candida Albicans’tır. Mantar, yerleştiği vücut bölgesine göre de...ğişen iltihabî belirtilere sebep olur.
İltihabın başlangıcında, epitelde şişme meydana gelir. Bunu, epitel hücreleri arasında mantar sporcuklarının toplanması ve mantar misellerinin (dallanmış şekillerinin) ortaya çıkması takip eder. İlerleyen zamanla birlikte yaralar belirir ve iltihap giderek derinleşir.
İltihabın başlangıcında, epitelde şişme meydana gelir. Bunu, epitel hücreleri arasında mantar sporcuklarının toplanması ve mantar misellerinin (dallanmış şekillerinin) ortaya çıkması takip eder. İlerleyen zamanla birlikte yaralar belirir ve iltihap giderek derinleşir.
Miraç Gecesi Nedir? Nasıl Olmuştur? İslamiyet'teki Önemi Nedir?
Miraç Nasıl Oldu? İslamiyet'teki Önemi Nedir?
Marjinal nedir?
Marjinal, mecaz olarak toplumda yaşayış, görüş ve düşünceler itibariyle üst noktalarda bulunan, çizgi dışı aykırı kimselere denir.
Gerçek anlamında ise birimleri matematik alanında değişken olan anlamına gelmektedir.
Gerçek anlamında ise birimleri matematik alanında değişken olan anlamına gelmektedir.
Simetri ve Asimetri Nedir?
Öncelikle Simetri Nedir sorusuna cevap verelim.Simetri bir denge ve orantı terimidir. İki şeyin birbirine benzeşmesi ve uyumu olarak da tanımlanabilir. Simetrik şekiller birbirlerine tamamen uyar ve aralarındaki benzerlik mükemmelliğini ve kusursuzluğunu temsil eder. Aynadaki haliniz olarak da düşünebilirsiniz. Yüzünüzün aynadaki yansımasının yüzünüzün simetrisi olduğunu bilmeniz bunu anlamaya yeter. . Matematik – Fizik hep bunlarla ilgilenir. Mimari simetri de ayrıca vardır. Bir çok mimari eser simetrik inşa edilmiştir. Bir de bunun tersi asimetri vardır.
Ebced Nedir?
Arap alfabesinde , arap harflerinin ayrıca birer rakam değeri vardır.Harfler, bu sayı sisteminde ebced, hevvez, hutti, kelemen, sa’ fas, karaşet, sehhaz, dezzag diye sekiz gruba ayrılmıştır.Aynı zamanda ebced hesabı edebi eserlere Tarih düşürme sanatında karşımıza çıkmaktadır.Özellikle 16. yüzyılda çok sık işlenmiştir.
Arap alfabesindeki harflere karşılık gelen sayılar….
Arap alfabesindeki harflere karşılık gelen sayılar….
Tevekkül Nedir? Tevekkül terimi
Tevekkül terimi din kültürü öğretmeninizden kesinlikle duymuş olduğunuz bir terim olmalı.
Tevekkül ; Müslümanların, amamçlanana ulaşmak için maddi ve manevi bütüm imkanları seferber ettikten sonra sonucunu Allah(c.c.)’a bırakmak anlamına gelmektedir.
Tevekkül etmek, çalışıp, çabalamak, çalışıp çabalarken Allah’ın bizimle olduğunu hatırdan çıkarmamak ve sonucu Allah’a bırakmaktır Kur’an’da, “Çalışanların ücreti ne güzeldir Onlar ki sabrederler ve Rablerine tevekkül ederler” buyurulmaktadır (Ankebut 29/58-59)
Örnek olarak; herhangi bir sınavı kazanmak istiyorsunuz, sınava çok iyi bir şekilde çalışıyorsunuz sonucunu da Allah’a bırakıyorsunuz ok???
Tevekkül ; Müslümanların, amamçlanana ulaşmak için maddi ve manevi bütüm imkanları seferber ettikten sonra sonucunu Allah(c.c.)’a bırakmak anlamına gelmektedir.
Tevekkül etmek, çalışıp, çabalamak, çalışıp çabalarken Allah’ın bizimle olduğunu hatırdan çıkarmamak ve sonucu Allah’a bırakmaktır Kur’an’da, “Çalışanların ücreti ne güzeldir Onlar ki sabrederler ve Rablerine tevekkül ederler” buyurulmaktadır (Ankebut 29/58-59)
Örnek olarak; herhangi bir sınavı kazanmak istiyorsunuz, sınava çok iyi bir şekilde çalışıyorsunuz sonucunu da Allah’a bırakıyorsunuz ok???
Agnostisizm Nedir - Bilinemezcilik (Agnostisizm) Hakkında Bilgi
Agnostisizm Nedir ? Agnostisizm İle İlgili Ansiklopedik Bilgiler

Bilinemezcilik Hakkında Tüm Bilgileri Okuyalım
İnceleyeceğimiz dini anlayış tarihte ve Kuran’da Bakara-62 ve Maide-69. ayetlerde isimleri geçen ve “Mahzun olmayacaklardır” açıklamasıyla ahirette cehenneme gitmeyecekleri açıklanan dini anlayış ve Salih amelleri belirtilen Sabii’lerin dinlerinin nasıl olduğunu bilmemiz gerekir ki, hak-batıl ayrımında, batıl olmadığı bildirildiğine göre, gerçek konumlarını saptamamız gerekir. Ansiklopedilerde bunların Gnostik bilgi cinsinden bilgi taşıdıkları bildirildiğine göre, önce Agnostik ve sonra
Bilinemezcilik Hakkında Tüm Bilgileri Okuyalım
İnceleyeceğimiz dini anlayış tarihte ve Kuran’da Bakara-62 ve Maide-69. ayetlerde isimleri geçen ve “Mahzun olmayacaklardır” açıklamasıyla ahirette cehenneme gitmeyecekleri açıklanan dini anlayış ve Salih amelleri belirtilen Sabii’lerin dinlerinin nasıl olduğunu bilmemiz gerekir ki, hak-batıl ayrımında, batıl olmadığı bildirildiğine göre, gerçek konumlarını saptamamız gerekir. Ansiklopedilerde bunların Gnostik bilgi cinsinden bilgi taşıdıkları bildirildiğine göre, önce Agnostik ve sonra
İlginç Bilgiler
İLGİNÇ AMA GERÇEK
Bunları biliyor muydunuz?
Bunları biliyor muydunuz?
- Sadece dişi sivrisinekler sizi ısırır.
- Bir sivrisinek hareket eden avını yaklaşık 5.5 m'den algılıyabilir.
- Yumurtaladığında ortalama 300 tane yumurta bırakabilir.
- Yapılan bir araştırmaya göre dolunayda sivrisinekler ısırma işlemleri 500 kat daha fazladır.
- Sivrisinekler kendinizi ne kadar korumaya çalışsanızda yine de ufak bir demir para kadar bile açık bıraktığınız alanı sezebilir.
- Sivrisinek yumurtaları kurumuş bir halde bile 5 sene yaşayabilirler.
- Ortalama hayatları boyunca 250 km'lik yol yaparlar.
- Saniyede ortalama bir sivrisinek kanatlarını 500 defa çırpar.
- Genelde sivrisinek ısırmaları güneşin batımı ve çıkışında olur.
Bunları Biliyor musunuz?
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
- Ülkemizde ilk çöp faciası 1993 yılında İstanbul Ümraniye meydana gelmiştir. Sebebi; çöp dökümü yapılan alanda usulüne uygun bir döküm yapılmamasından dolayı kayma olmasıdır. - Cam, kağıt, plastik, metal gibi atıklar çöp dökme sahalarından toplanarak hammadde olarak geri dönmektedir. - Plastikler doğada parçalanma süresi en uzun olan maddedir (1000 yıl). Sigara filtresi 2 yıl, çiklet 5 yıldır. - Çöplere atılan pillerin içindeki kimyasal maddeler toprağa ve suya karışarak insanlara zehir olarak geri dönmektedir. - Ülkemizde günde 65 bin ton çöp ortaya çıkmaktadır.
- Ülkemizde ilk çöp faciası 1993 yılında İstanbul Ümraniye meydana gelmiştir. Sebebi; çöp dökümü yapılan alanda usulüne uygun bir döküm yapılmamasından dolayı kayma olmasıdır. - Cam, kağıt, plastik, metal gibi atıklar çöp dökme sahalarından toplanarak hammadde olarak geri dönmektedir. - Plastikler doğada parçalanma süresi en uzun olan maddedir (1000 yıl). Sigara filtresi 2 yıl, çiklet 5 yıldır. - Çöplere atılan pillerin içindeki kimyasal maddeler toprağa ve suya karışarak insanlara zehir olarak geri dönmektedir. - Ülkemizde günde 65 bin ton çöp ortaya çıkmaktadır.
23 Mayıs 2011 Pazartesi
Işığa neden dayanamıyorsunuz?
Migren rahatsızlığı olanlar için ışığın neden dayanılmaz olduğu bilimadamlarınca tespit edildi...
İtalyan haber ajansı ANSA'da yer alan habere göre, Boston'daki Beth Israel Deaconess Tıp Merkezi'nde görev yapan bilim adamları, migren hastalarının ışığa karşı duyarlı olmalarının nedeninin, gözdeki ışık hassasiyeti olan hücrelerle migren atakları sırasında harekete geçen bir grup nöron arasındaki bağlantı olduğunu ortaya çıkardı.
Böcekler, sinekler neden ölünce genelde ters dönüyorlar?

Arolat Nedir ? Arolat anlamı, manası
Arolat : Temiz , arı, çalışkan ol ( Erkek için) ar=namuslu temiz,olat= kavim
cengizhan ın kabilesinin adı dır = AROLAT
cengizhan ın kabilesinin adı dır = AROLAT
Yorulunca gözlerimiz neden kızarır?
22 Mayıs 2011 Pazar
Taş devrinde insanlar nerede yaşardı?

Mağaralar sürekli bir mesken olarak kullanılmamıştır